BODU'nun GÖZ'ü (Anasının Gözü Değil)

Gözün Aydın Seferihisar…

featured
service
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Ezgi Yeşil, Oluşum Medyanın sahibi, gazeteci, aydın, çağdaş ve kaliteli işini düzgün yapan, genç yaşına rağmen Seferihisar’da herkesin takdirini kazanan, ‘kalemini satmayan’, dürüst ve onurlu, evli ve bir çocuk annesi bir gazeteci…

Hasan Akyüz, Seferihisar’da yufkacılık yapan, evli ve üç çocuk babası bir esnaf…

Hüseyin Bey, Seferihisar Pazaryerinde bulunan BİM’in Müdürü. Genç yaşta Şube Müdürü olmuş, başarılı, ekmek peşinde koşan, Şube Müdürlüğü’nün gereğini yerine getiren, kibar, dürüst ve namuslu, esnaf bir Seferihisar çocuğu…

Halil Bor, Seferihisar Belediyesi Basın Yayın ve Halkla İlişkiler Müdürü. Yıllardır bu görevi layıkıyla ve başarıyla yürüten, Seferihisar’ın 10 bin kişilik en büyük sosyal medyasının kurucusu ve yöneticisi, partili partisiz herkesin sevdiği, Seferihisar’ın gururu…

Şadiye Aşçıoğlu, İyi Parti Seferihisar İlçe Başkanlığı ve Demokrat Parti Seferihisar İlçe Başkanlığı görevlerini yürütmüş ve şu anda siyasi hayatını Milliyetçi Hareket Partisi Seferihisar teşkilatında nefer olarak sürdüren, dört çocuk annesi Seferihisar’ın topuklu efesi…

Ahmet Nail Yavuz, Seferihisar Bisiklet Derneği üyesi, Seferihisar Kent Konseyi binasının sahibi ve Seferihisar’ın etkin aktivistlerinden…

Recep Çiftdal, Anavatan Partisi Seferihisar İlçe Başkanı, cafe işletmecisi, dürüst, namuslu, herkesin sevdiği ve saydığı bir Seferihisar çocuğu…

Birol Kural, Tansaş’ta yıllarca üst düzey yöneticilik yapmış, Seferihisar Kent Konseyi Engelli Meclisi Genel Sekreter Yardımcılığı ve Seferihisar İyi Parti üyeliği gibi birçok görevi üstlenmiş, çevreci, sıkı bir örgütçü, namuslu bir emekli vatandaş…

Kamil Bıçakçı, Seferihisar’ın sevilen ve sayılan, babadan oğula esnafı…

Gülcan Sayın, Atatürkçü Düşünce Derneği Seferihisar Şube Başkanı ve Seferihisar sevdalısı bir hanımefendi…

Uğur Alparslan, Seferihisar’da herkesin aileden biri olarak gördüğü tiyatro oyuncusu, yönetmeni, senaristi, Seferihisar siyasetinin talep gören siması, asker kökenli güzel insan…

Neptün Soyer, eğitimci, Köy-Koop İzmir şube başkanı, İzmir Büyükşehir ve Seferihisar belediyeleri eski başkanının eşi…

Veeee bu satırların yazarı Ümit Durak BODUGÖZ

Seferihisar Kent Konseyi Yürütme Kurulu’nun eski üyesi, Engelli Meclisi Genel Sekreteri, İzmir’in 31. İlçesi Olma Oluşumu’nun Sözcüsü, biri uluslararası UNICEF, diğeri ulusal Buğday Derneği olmak üzere dokuz dernekte üye, ikisinde kurucu, birinde ise ikinci başkanlık yapmış emekli bir asker…

Evet, sevgili dostlar, Seferihisar’a gönül vermiş güzel ve onurlu insanlar…

Yukarıdaki listeyi daha da çoğaltmak mümkün. Bu insanlar hepsi Seferihisar’a hizmet etmiş, emek vermiş, Seferihisar’da iz bırakmış ve bırakmaya devam eden, vergisini veren, hırsızlık yapmayan, Seferihisar’ın özellikle sosyal ve kültürel hayatına büyük emek veren insanlardır ve bunların hepsinin bir tek ortak özelliği var…

Evet, kadın olsun erkek olsun, her biri farklı yaş ve kabiliyetlerde, farklı alanlarda uğraş veren bu insanların bir tek ortak özelliği var. O da, bu insanların tamamının…

“Ayhan Köksal’ın çamur attığı insanlar olması”…

Evet, bu insanların tamamı Ayhan Köksal tarafından tehdit, şantaj, hakaret ve iftiraya maruz bırakılmış insanlar. Bu iftiracı, şantajcı, kötülüğü şiar edinmiş, kaostan beslenen yalancılığı, iftiracılığı ve sahtekarlığı mahkemelerce belgelenen, yukarıdakiler gibi daha yüzlerce insana hakaret eden, tehdit eden, iftira atan, şantaj yapan Ayhan Köksal nihayet ölmüştür. Üç yıldır kaldığı Şakran Cezaevi’nde geçirdiği kalp krizi sonucu öteki dünyaya intikal etmiştir.

“İhtimaldir ki” dışarıda yaptıklarını, yukarıdaki insanlara yaptıklarını cezaevinde de yapmaya çalışmış, “muhtemelen” ters tepmiş ve bunun sonucu olarak “ihtimaldir ki” kendisi gibi mahkumlardan “tahminimce” gördüğü ağır mobbing sonucu kalp krizi geçirerek ölmüştür. Ateşi bol olsun, 1 gram hakkım varsa “helal etmiyorum”.

Şimdiye kadar susmamıza neden olan, kendisi için benim ve avukatlarımın ayrı ayrı açtığımız 3’ü ceza, 2’si tazminat davası olmak üzere devam eden 5 adet duruşma ve mahkeme bitmeden ölmüştür. Açtığım tazminat davasının rakamını duyduğu zaman beni tanıyan herkese, özellikle tazminat davası olmak üzere bütün davaları geri çekmem için aracı olmalarını rica etmiş, ancak sonuç alamamıştır; öteki tarafta da hakkımı asla ve asla helal etmeyeceğimi bilerek ölmüştür. Ateşi bol olsun, mezarında ters dönsün inşallah.

Aldığımız aile terbiyesi, devlet terbiyesi ve İslami terbiye gereği Ölünün arkasından kötü konuşmak doğru olmadığından ve fazla uzatmadan birkaç cümle ile bağlamam gerekirse Kent Konseyi engelli meclisinin son yürütme kuruluna kendi tabiriyle sırf “etiket olsun” diye yedek üye olarak girmiş yaptığı saçmalıklar ve yarattığı huzursuzluk Dolayısıyla toplantılara alınmamış şahsım olan düşmanlığı oradan başlamıştır ki hakkımda bayrak medyada yazdığı övgü dolu Satırlar herkesin hafızalarında hala tazedir. Yapılan şey söylenmez ancak herkes tarafından bilinen en zor durumunda bir tanesi hastane olmak kaydıyla hep yanında olmama omuz ve destek vermeme Bayrak Medyada uzun bir teşekkür yazısıyla yanıt vermiş olmasına rağmen bana Ve eşime yaptığı hakaretler attığı iftiralar Dolayısıyla asla Affetmiyorum ateşi bol olsun inşallah… Güya hayatında hiç gitmediğim Beyler köyüne eşimi öğretmen olarak torpille atandırmışım, 35,5 yıl şanla şerefle ve gururla görev yaptığım Deniz Kuvvetleri komutanlığından 2010 Emekli olmama rağmen silahlı kuvvetlerden atıldığımı söyleyecek kadar ar ve hayadan yoksun bu müsvedde gazeteci, 15 yıl önce 4 yıl birlikte yaşadığım kız arkadaşımın benden istediği ekonomik yardımı yapamadığım için mahkemelerce belgelenmiş para koparmak için iftira atmasını da kullanarak beni tacizci tecavüzcü ilan edecek kadar onur ve haysiyetten yoksun hareket etmiş kısa bir müddet tutuklu kalmamı da buna dayanak göstermiştir… Çok şükür ki ne attığı iftira ne de İsnat edilen suç Üzerimize yapışmamış gerçek kısa sürede anlaşılmış Berat ile sonuçlanmıştır… Gerek eski kız arkadaşımı gerekse Bu iftirayı atan Bunu yazan ve buna çanak tutan diğer 3 kişi hakkında açtığım Ceza ve yüklü tazminat davaları halen devam etmektedir. Ayrıca avukatlarıma yaptığı hakaret tehdit ve şantaj Dolayısıyla Onların da açtığı bireysel davalar da devam etmektedir. Şimdiye kadar suskunluğumuz bu davaların devam ediyor oluşundandır Dini vecibelerini yerine getirmeye çalışan müteyeddin Müslüman olmaya çalışan bir Ademoğlu olarak hayatımda ilk kez olarak Ebediyete intikal etmiş olmasına rağmen Ayhan Köksala Hakkımı helal etmiyorum. Belki bana yakışmıyor müteyeddin Müslüman Dostlarım ve sağduyu sahibi arkadaşlarımın tavsiyesine uyup helalleşmem gerekir ama çok canımızı yaktığı için Aile hayatımızı Tepe taklak olmasına neden olduğu aile hayatımızın temeline dinamit koyduğu için itibar suikasti yaptığı için haysiyet cellatlığını alışkanlık haline getirdiği için asla ve asla Hakkımı helal etmiyorum mezarında ters döner inşallah… Kızgınlığımın halen hiç soğumadığı kelimelerime de yansıyordur bu konuda affınıza sığınıyorum… Sonuç Olarak; Bu şahsın kimlere nasıl ve ne şekilde zararlar verdiğini öğrenmek ve gerçek yüzünü görmek istiyorsanız internette “Sahtekar Ayhan Köksal” veya “Ayhan Köksal Sabıka” şeklinde yazdığınızda kendisi hakkında 2016 yılından beri BLOG açıldığını görecek kimlere ne zararlar verdiğini kimlerin ahını aldığını okuyacaksınız. İşte bu yüzdendir ki yazımızın başlığı “GözünAydın Seferihisar” gerçekten de gözün aydın Seferihisar ve yeni Ayhan Köksallar yaratmamak adına insan kalitesinin çok yüksek olduğu Seferihisar’ın daha iyi seçimler yapması daha tepkili ve duyarlı olması vede Ayhan Köksalların iftiralarına şantajlarına hakaretlerine tehditlerine uğrayan insanların asla ve asla yalnız bırakılmaması toplumca sahiplenilmesi gerekmektedir… Seferihisar’ın insan kalitesi bunu yapacak güçtedir. Ezanla alay eden, ezanı fon müziği olarak değerlendiren, hiçbir yerde tutunamayıp Seferihisarda at koşturmuş, akçeli ve alengirli işlerin başrol oyuncusu Ayhan Köksal’dan kurtulan Seferihisar Gözün Aydın… Bu vesileyle, “Şükür kavuşturana” Başta His Medya Ailesi olmak üzere Herkese tekrar Merhaba…

HAMİŞ : Çdç f ye İthaf Olunur...

NOT : Sevgililer Gününüzü Kutluyor, Günün Naifliğine Tezat Oluşturan Bu Yazı İçin Hoşgörünüze Sığınıyorum… 

Gözün Aydın Seferihisar…

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

1 Yorum

  1. 15 Şubat 2024, 01:19

    Sorum çokkk,yorum yok.Daha farklı bir yazı beklerdim.Adam aleni medyasını silah gibi kullanıyordu.Kime ne diyecekse ordan yazıyordu.Günahıyla sevabıyla gerçek dünyasında.Asıl tehlike sinsi giden çok Ayhan köksallar var.Beyler var,bayanlar var.O yüzden gòz aydınlığı olmuyor malesef.

    Cevapla
Giriş Yap

His Medya | Haber, Video, Yaşam, Astroloji ve dahası... ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!